18 Eylül 2012 Salı

BRIGHT STAR


       Yapım:
2009 - İngiltere, Avustralya, Fransa,
Tür:
Süre:
119 dakika
Yönetmen:
Oyuncular:
GörüntüY:
Senaryo:
Yapımcı:

Tarzını  kendime  yakın  bulduğum  Jane  Campion’un en   sevdiğim  filmi.  Campion  ilk  çıkışını  1993 yılında The  Piano  ile yapmıştır.  Kitabı  kadar  beğendiğim  tek  film olan   Piano’yu  izledikten  sonra  diğer  filmleriyle de  buluşma  şansını  yakaladığım  yönetmen,  pırıltılı  kadınsı  dokunuşlarını  anlatımına  çok  dozunda  ekliyor.  Ve  bu  dokunuşlar,  onun  filmlerine  farklı  bir  lezzet,  lila  renkli  bir  şiirsellik  katıyor.     

Jane  Campion  Oscara  aday  gösterilmiş  dört  kadın  yönetmenden  bir  tanesidir.  The  Piano  ile   en  iyi  özgün  senaryo  oscarını  almış,  yine  aynı  filmle  Altın  Palmiye  ödülüne  layık  görülmüştür.
1818 yılında Londra  yakınlarında  geçen  ve  yirmi beş  yıllık yaşamına  üç adet  şiir kitabı  sığdıran romantik  akımın  önde  gelen  şairlerinden  John  Keats’in,  komşusu  Fanny  Browne  ile  yaşadığı  zor bir  aşkı  anlatmakta  olan  filmin  gerçekçiliği  belki  de  burada  gizli.  Zor  bir  aşk çünkü,  kendilerince  nedenleri  olan  Fanny’nin  annesi   ve  John’un  en  yakın  arkadaşı  bu  birlikteliğe  karşı.  Zor  bir  aşk  çünkü  o  dönemin  şartları  içinde,  hiç bir  serveti  bulunmayan  Keats  ile  Fannynin  evlenebilmeleri  imkansız.  Zor  bir  aşk  çünkü  genç  şairin  ciddi  sağlık  problemleri  var.  Ama  aşk  her  zaman  güçlü  ve  yenilmez.  O  yüzden  bu  kadar  değerli....

 

 

  İsmini  Keats’in  sevgilisi  için  yazdığı  Brıght  Star  şiirinden  alan  yapım,  rahatlıkla  başarılı  bir  dönem  filmi  olarak  tanımlanabilir.   Brıght  Starın  senaryosu,  ustalıkla  yazılmış  bir  roman kadar  sağlam, kurgusu  mükemmele  yakın.  Kostümler  hikayenin  geçtiği  yüzyılı  çok  iyi  yansıtmasının  dışında,  göze  hoş  gelen  bir  zevkin  ürünü.  Filmin  genel  havası,   genç  şairin  şiirlerinin  romantizmiyle  uyum  içinde.  Bu  yönleriyle  sadece  romantik  bir  aşk  filmi  olarak  anılmanın  ötesinde,   Brıght  Star  sanat  filmi  kategorisinde  de  yer alabilecek  düzeydedir .

Filmin  en  önemli  özelliklerinden  birisi  de,  tabiat  aşığı  resim severlerin  ellerinden  çıkmışcasına  insanı  hayran  bırakan  doğa  görüntüleriyle  süslenmiş  sahneler.  O  anlarda  filmin  içine  karışmak,  kırlarda  dolaşıp,  küçük  bir  kız  çocuğu masumiyetiyle  çiçek  toplamak  isteği  sarmalıyor  izleyeni.

Finale  doğru,  sevdiği  adamdan  gelen   kötü  bir  haberle   kahrolan  Fanny’nin,  nefes  alamadığını  söylediği  performans,  izleyenlerin  onunla  aynı  acıyı  hissetmelerini  sağlayacak  kadar  iyi  bir  oyunculuk  gösterisine  dönüşüyor  ve  doğal  olarak  filmin  en  etkileyici  sahnelerinden  biri  oluyor.

Brıght  Star  yaşanmış  bir  aşk  hikayesini  anlatıyor.  Anlatırken  duygusallığı,  duygu  sömürüsünden  uzakta  tutuyor  hep.  Seyircinin  bunu  hissetmesine  asla  izin  vermiyor.  Aşkın  hallerini  çok  sade  bir şekilde  seriyor  gözler  önüne.  Gerçek  aşkın  olmadığını  düşünenlere,  “Hayır,  var !”  diye  haykırabilmenin  en  iyi  nedeni  bu  film bence. 

 

Aytül   Bingöl

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder